Ne söyleyeyim, nasıl söyleyeyim?
Kelimeler aciz ben ise yorgun. Seni yazamadıkça parmaklarım
sızlıyor, parmaklarımda birikiyorsun. Düşüncelerimse sana tutsak.
Üşüyor içim yer yer, özlüyor seni, gülüşünü sesini soluğunu
özlüyor. Çünkü; seni özlemek dipsiz kuyulara su içmek için inmek gibi bir şey.
Neden gelmiyorsun?
Neden beni uçsuz bucaksız bu şehirde tek başıma bırakıyorsun? Peki şimdi hangi bahar, hangi mevsim silip
atar seni hafızamdan biliyor musun? Seni sevecek daima bir neden bulurum ben
biliyorsun. Hiç vazgeçmedim, adına
gülümsemekten.
Bütün sabahlarım sesinde ağarsın.